BDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna, Abdullah Öcalan'ın siyaset yapması için serbest bırakılmasını gerektiğini, bu şart yerine getilmezse silahların susmayacağını söyledi.
Diyarbakır'da BDP öncülüğünde Abdullah Öcalan'ın sağlık durumuna dikkat çekmek ve bağımsız doktor heyetinin İmralı Adası'na gitmesi için yaklaşık 500 kişinin katıldığı yürüyüş ve oturma eylemi düzenlendi.
Merkez Yenişehir İlçesi Sanat Sokağı üzerinde toplanan ve aralarında BDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna, BDP İl Başkanı Zübeyde Zümrüt'ün de bulunduğu protestocular Koşuyolu Parkı'na yürüyüşe geçince polis, izin vermedi.
GÜVENLİK ŞUBE MÜDÜRÜ UYARDI
Grup oturma eylemi yaparken, İl Başkanı Zübeyde Zümrüt, Güvenlik Şube Müdür Yardımcısı Murat Gök'ün yanına giderek, demokratik bir eylem olduğunu yaşanan çözüm sürecinde herhangi bir sıkıntının yaşanmayacağını söyledi.
Gök ise yasadışı slogan ve pankart açıldığını, ses bombası atıldığını, çözüm sürecini kendilerinin de desteklediğini belirterek şöyle konuştu:
"Çözüm sürecinde bu işleri konuşarak halletmenizi ben size tavsiye ediyorum. Gözümün içine bakarak pankartlarla, sloganlarla şu yürümenize izin vermeyeceğim. Benim sizi yürütmemek gibi bir sıkıntım yok, sadece bu slogan ve pankartlarla yürütmeme gibi sıkıntım var. Gözümün içine baka baka, devletin kameraların, önünde Türkiye'nin seyredebileceği şekilde ben sizin yürümenize izin vermeyeceğim. Bakın gördüğünüz gibi ses bombası attılar, hemen arkada. Siz bu gruba ne kadar güveniyorsunuz grup içerisinde ses bombalı gruplar var.
Böyle elinde ses bombası olan grubu yürütemem kusura bakmayın, biraz sonra da polise atarlar. Her zaman böyle söylüyorsunuz sonra polise de atıyorlar."
Zümrüt ise polise herhangi bir olay çıkmayacağını trafiği aksatmadan yürüyüşü yapacakaları sözünü verince yürüyüşe izin verildi.
Yürüyüşe katılanlar PKK lehine sloganlar atarak yaklaşık 800 metre mesafedeki Koşuyolu Parkı'na gitti. Burada konuşan BDP Diyarbakır Milletvekili Emine Ayna, Öcalan'a özgürlük istemek için toplandıklarını belirterek, "Silahlar sussun demokratik siyaset konuşsun dendiğinde ne anladık? Türkiye Cumhuriyeti devleti olumlu bulduğu bu mesajdan sonra silah kullananların siyaset yapmasının önünü açacak mı? Açmayacaksa silahlar nasıl susacak? Silahlar sussun, demokratik siyaset konuşsun diyorsak Kürt halkının lideri başkan Abdullah Öcalan'ın siyaset yapmasının önünü açacakmıyız? Açmayacaksak nasıl siyaset konuşacak. Başbakan Erdoğan, Kürtlerle ilgili Şırnak'ta yaptığı konuşmada süreçten, demokratikleşmeden bahsediyorsa gereği budur. Silahların susup siyasetin konuşabilmesi için silahı araç olarak kullanan örgütün başkanının, elemanlarının siyaset yapmasının önü açılmalıdır. TBMM öncelikle bunu ele almalı bu değişikliği yapabilme becerisi göstertebilmelidir. Siyaset böyle konuşulur. Siyaset Kürt'ü inkar eden AKP, CHP, MHP'nin rahat rahat konuşması değildir. Siyaset bu siyasi kurumların mağdur ve inkar ettiği Kürt halkının siyaset yapabilmesidir." Emine Ayna, Öcalan'ın durumunun üç başlıkta ele alınması gerektiğini belirterek, "Biri insan hakkı, diğeri hukuk boyutu, biride siyasi boyutudur. Abdullah Öcalan, herhangi bir tutuklu değildir. Kürt halkının lideridir. Özgürlük mücadelesini başlatanıdır. Kimse bize bu savaşta Türkiye Cumhuriyeti'nin yasalarını çiğnediler demesin. Kürtler inkar edildikleri için isyan eden ayaklanan bir halktır. Tüm dünyada isyan eden halkların liderleri nasıl bir gün özgür koşullarda halkıyla birlikte siyaset yapmışsa, Kürt halkının da bu en doğal hakkıdır. Sayın Abdullah Öcalan'ın da bu en doğal hakkıdır. Bu nedenle bir an önce özgür bırakılması gerekir. Şu bilinmelidir başkan Öcalan'a yaklaşım Kürt halkı için, Kürt halkının haklarına yaklaşımdır" dedi.