İşte Ali Koç'un açıklamalarından satır başları:
*Bir kongre üyesi ve 1907 Derneği Başkanı olarak kongremizin hayırlı olmasını diliyorum.
*Zorlu bir 3 Temmuz süreci yaşadık. Bu süreçte Fenerbahce'nin büyüklüğünu çok daha iyi anladım.
*Bu toplantıda 3 konudan bahsedeceğim: 1907 Derneği, 3 Temmuz Süreci ve şahsımla ilgili iddialarda açıklık getireceğim...
*Her zaman yanımızda olan kutsal Fenerbahçe taraftarlarına çok teşekkür ediyorum.
*3 Temmuz süreciyle ilgili konular çok çarpıtıldı. Bu süreçte yaşanılanlara değineceğim.
*1907 Fenerbahçe Derneği, kulübümüzün daha iyi yerlere gelmesi için görev ve sorumluluk almaya mecburdur.
*1907 Fenerbahçe Derneği'nin seçimlerde tarafsız olma ilkesi devam edecektir. Sadece bir adayı desteklemek dernek yapımızla çelişir.
* 1991 yılında 11 milyon dolar bütçe oluşturarak basketbol şubesini üstlenmiştik.
* 1998 yılında Fenerium'u kurarak bedelsiz Fenerbahçe'ye teslim ettik.
* Fenerbahçe logosunun tescili projesinde yer aldık.
*3 Temmuz sürecinde 3 milyon lira bütçe oluşturduk.
*Hepimiz gelip geçiciyiz, aslolan Fenerbahçe'dir!
*1907 Derneği olarak 1907 tribününe sponsor olduk. Fenerium'u kurarak kulübümüze bedelsiz teslim ettik.
*Öncelikle belirtmek istiyorum. Benim, Mehmet Ali Aydınlar ile kişisel bir problemim olmamıştır.
*Mehmet Ali Aydınlar ile kişisel problemim olsaydı Bakü'de aldığımız şampiyonlukta ilk teşekkürü ona etmezdim.
*TFF Başkanlığı olağan dönemlerde dahi yapılması oldukça zor bir görevdir.
*3 Temmuz süreci sporun temel prensiplerine uygun şekilde yönetilmiş olsaydı, bu durum içinden çıkılmaz bir noktaya gelmeyecekti.
*3 Temmuz sürecinde başarısızlık ve hayal kırıklığı yaşanmıştır.
*Konuştuklarımız Türk spor tarihine geçecek unsurlardır. Kişisel değildir. Er ya da geç gerçekler açığa çıkacaktır.
*Fenerbahçe taraftarlarının; bu sürecin medyada çıktığı gibi değil, meydana geldiği gibi öğrenme hakları vardır.
*3 Temmuz sabahı dünya spor tarihinde eşi benzeri olmayan bir operasyonla uyandık.
*Bu sürece basın yasağı gelmedi. Gizlilik ilkesi çiğnendi. Bu noktada siz basın mensupları da bu konuda bir şey yapmadınız.
*Boş zamanınızda son 2 senede gizlilik kararı çıkarılan davaları bir inceleyin.
*Gizlilik ihlali ve basin yasagi getirilseydi TFF ve UEFA bu kadar baski altinda olmayacakti.
*Ben o dönem TFF Başkanı olsaydım, gizlilik ihlalini önleme adına çalışırdım. TFF, kulüplerimizi korumakla yükümlüdür.
*Kulüplerimizin haklarının maksimum korunması için Sayın Aydınlar'ın bir girişimi olmuş mu? Bu soruyu akşam sorun Aydınlar'a.
*Mehmet Ali bey masumiyet karinesine inaniyorsa savunmalar alinmadan etik kurulu raporu hazirlanmasina neden izin verdi?
*Kamuoyu baskısı altında kalan TFF, Etik Kurulu raporu diye bir şey ortaya attı. Zaman içinde bu rapor UEFA'nın tek dayanağı oldu.
*Bu aralar çok moda oldu "bir TV programında konuşalım" çağrısı yapmak. Ama hakikaten bu konuların bir şekilde ortaya çıkması lazım.
*Kozmik odadan raporlar nasıl medya mensuplarına sızdı? Bir medya mensubu var o kendini biliyor. Etik Kurulu raporunun nasıl basına sızdırıldığını inşaallah bir gün çıkıp da anlatır.
*Hiçbir savunma hakkı kullanılamadan, basında çıkan haberlerle Fenerbahçe için kamuoyunda bir zan oluşturulmuştur.
*Dünya spor tarihinde bir takımın şike fiilinden dolayı diğer takımların ve Milli Takım'ın cezalandırıldığının başka bir örneği yok.
*Etik Kurulu raporunun yayınlanmasından sonra ülkemizi küçük düşüren bir gelişme yaşandı. UEFA müfettişi Türkiye'ye geldi.
*Cornu'nun TFF yetkilileriyle, Türk savcılarıyla görüşmesi karşısında "Biz bu davaya bakıyoruz, size ne oluyor" denmeliydi.
*Cornu nasıl geldi? TFF'den biri herhalde Whatsapp'dan Cornu'ya atla gel diye yazmadı. Gücümüze gidiyor arkadaşlar. İnsanın gücüne gidiyor, futbolu yönetenler dik durup UEFA'ya siz napıyorsunuz diyemediler.
*Burada UEFA'ya kızmayalım, UEFA'nın muhataplarına kızalım. UEFA'nın muhattap olduğu kişiler Fenerbahçe'nin yüzde 1 bile şike yapmama ihtimaline inanmayan kişiler.
*Spor hukuku tarihinde bir ilk yaşandı. Kimin neyle suçlandığı bilinmeden, hiçbir savunma alınmadan Fenerbahçe cezalandırıldı.
Bunun hesabı er ya da geç sorulacaktır.
* Bazı futbolcularımızı bu süreçte satmak zorunda kaldık. Bizim kolumuzu kanadımızı kırdılar. Her puan zor puandı. Şampiyonluğu yarım puanla kaybettik. Belki bu süreç olmasaydı çok başarılı tarihi bir sezon yaşayacaktık.
*"Vahim" denmişti, sekiz takımdan bahsediyorlardı. Ne oldu o takımlar? Niye sadece Fenerbahçe ve Beşiktaş üzerinden gitti bu süreç? Akşam bunu ona sorun lütfen.
*Mehmet Ali Aydınlar spor hukuku konusunda bilgisiz, tecrübesiz ve yetersizdi. UEFA'ya "Buraya savcı yollama, burası muz cumhuriyeti değil" diyebilirdi. UEFA müfettişi elini kolunu sallayarak gelip hesap soruyor. Allah'tan savcımız dik durdu
*Aydınlar'ın kendi istifasını hatırlayın. 2 gün içinde önce ettim dedi, sonra etmedim dedi. Sonra istifa etti.
*TFF yetkilileri, play-off oynanacağını bile basın yoluyla öğrenmedi mi ? Bu nasıl bir ekip çalışması, nasıl bir ekip ruhudur ?
*Sayın Aydınlar, 21 Eylül'de "Ben onlara 3 fırsat sundum, onlar yararlanamadı. Yararlansa böyle olmazdı" dedi.
*Sayın Aydınlar dedi ki; "Bana sorsalardı Trabzonspor'un yerine Bursaspor'un alınmasını isterdim". Bu sansasyonel bir demeç.
*Talimatlar açık. Bir takım Avrupa kupalarına gitmiyorsa, sıradaki takım gider. Bana sorulsa Bursaspor'u gönderirim demek ne demek?
*UEFA'nın nasıl titiz bir oyun oynadığına bir örnek; Trabzonspor'un alındığı gün TFF ve UEFA, açıklamalarıyla suçu birbirine attı.
*Aydınlar'ın fırsat dediği; bizim Fenerbahçe Yönetimi olarak tüm suçu peşinen kabul etmemiz demekti. Fırsat dediği bu.
*Sayın Aydınlar, 2010-2011 şampiyonluk kupamızın kendisi sayesinde müzemizde olduğunu iddia etmektedir. İşin aslı böyle değil.
*Mehmet Ali Aydınlar, gizli pazarlıklar içinde olduklarını açıkça ifade etmiştir.
*CAS Davası'nın geri çekilmesi, UEFA ve TFF kurumlarına dava açılmaması talep edilmiştir.
*TFF, UEFA ile yaptığı anlaşmayla yetkilerini kullanmakla kalmamış, bizzat konunun "tarafı" olmuştur.
*2011-2012 yılında aldığımız men cezasıyla beraber 2012-2013 sezonunda da cezayı kabul etmemiz bizden talep edildi.
*Ali Koç: Bu aşamada, pazar günü yapılacak seçimlerde aday olmayı düşünmediğimi söylemek istiyorum.
*Son 1 senede şirketimde aldığım sorumluluklar nedeniyle bu kararı veriyorum.
*Fenerbahçe Başkanlığı'na aday olan birinin seçim vaadi olarak "Şike yapmayacağım" demesi çok büyük hayal kırıklığıdır.
*Sayın Aydınlar'ın bu açıklaması o kutsal formayı terleten futbolcuların emeklerine yapılan bir hakarettir.
*Bu tarz bir yaklaşım formaya, taraftara, camiaya çok büyük bir haksızlıktır. Nasıl böyle bir seçim vaadi olabilir sayın Aydınlar?
*Seçilirseniz insanların yüzüne nasıl bakacaksınız? İnsanlar çoluğundan çocuğundan sağlığından oldu. Nasıl böyle birşey dersiniz?
*Aydınlar ben onlara 3 fırsat sundum, hiç birinden yararlanmadılar dedi... Bize göre tek bir fırsat bile yoktu.
*Birinci fırsat; Yöneticileri davet ettim, 'Avrupa'ya katılmamanız gerektiğini tedbiren bunu yapmamız gerektiğini' söylediğini dedi..
*Daha iddialar ortaya yokken Avrupa'ya katılmayın önerisini hangi Fenerbahçeli kabul edilebilirdi.
*İkinci fırsat: Infantino'dan mektup geldi, Cenevre'ye gidini toplantının ardından bir yöneticinin güle oynaya toplantıdan ayrıldığını... Ama ne olduysa yerine Trabzonspor'un gitmesinin ardından oldu ve durum değişti dedi.
*Aydınlar'ın bana ilettiği o mektupta, F.Bahçe'nin Şampiyonlar Ligi'nden çekildiğine dair yazıyı ertesi gün 12.00'da bana ilet diyor. Arada da istersen İsviçre'ye git diyor. Şaka gibi...
*Mektup özenle yazılmıştı. Hiçbir şekilde UEFA'yı zan altında bırakmayacak kadar yazılmış. Titizlikle hazırlandığına bir örnek... Bu mektup çok önemli. Diyor ki; F.Bahçe kendini çeksin, ya da TFF çeksin diyor. Çekmezse ben çekerim demiyor. Bir ceza alırsa bedeli daha ağır olur diyor. Kısaca aba altından sopa gösteriyor. Yani TFF ile UEFA birbirlerine topu atıyor.
*Fırsat üç: UEFA ile pazarlık yaptık.. Puan silme ve Avrupa'dan çekilme konusunda anlaştık ve teyit ettirdik dedi..
*UEFA Cenevre'de bir toplantı yapıldığı ve 3 yöneticimizle katıldığımız bir gerçektir. Ama bu toplantıya bir avukat da katılmıştır. Aydınlar bu süreçle ilgili bilgim yok diyor..
*Avukat bir TFF mensubu değil midir. Belki de pek çok konuda olduğu gibi ekibi yine kendisini bilgilendirilmemiştir. Toplantıdaki görüşmelerden haberim yok diyen Aydınlar, o toplantıya ilişkin metni bana kendisi gönderdi. Toplantıyı Fenerbahçe yapmıştır ben sadece UEFA ile randevu aldım diyor. Ben bulunmadım orada diyor. Vicdanlı ve dürüstler ise bu kişiler kendisini açıklasın diyor..
*O dönemde nelerle uğraştık bir bilseniz. Yobo'ya 15 dakika kala imza attırdık. Ödemeleri bayram dolayısıyla başka yollarla yaptık.
*Spor tarihinde olmayan bir dava vardı. CAS davamızı açtık. Sürekli ikna veya baskı altındaydık. Amaç davayı geri çekmemizdi.
*Türkiye'nin 2023'te dünyanın en büyük ekonomileri arasına girme hedefi var. İnşallah olur. Bunun bir adımı 2020 Olimpiyatları'ydı
*Sayın Şenes Erzik'in öncülüğünde bize 'CAS Davası çekildiği takdirde 2020 Olimpiyatları'nı doğrudan alacağımız' inandırıldı.
*CAS Davası'nı çekmemizin sebebi, 2020 Olimpiyatları'nın ülkemize kazandırılacağına inandırılmamızdır.
*3 Temmuz sürecinde herkes kafasını kuma gömerken, camiamızı ayakta tutan oluşumlardan biri 12 NUMARA'dır.
*Güya 12 Numara'yı ben finanse ediyormuşum.. Bu tamamen Antu adlı sitenin çıkarttığı yalan bir haberdir.
*UEFA, TFF'yi parmağında oynattı. UEFA'ya fazla yüklenmek istemiyorum, çünkü onlar bu topa sokuldu.
*Aydınlar başkan olursa, 1907 Derneği, yeni yönetime destek olmaya gayret eder. Fenerbahçelilik, bunu gerektirir.
*Biz, belli taraftar gruplarını maçlara gönderip, takıma köstek olacak şekilde bağırmalarını sağlamayız.
*Artık mecbur kalmadıkça telefonda hiç konuşmuyoruz, o hâle geldik. Benim neden tapem çıkmadı, bilmiyorum.