Seri katil Buca'da görüldü

İSTANBUL ve Ankara'da 3 kişinin katil zanlısı olarak aranan Atalay Filiz'in izi, İzmir'de ortaya çıktı. Yanında birisi küçük üç valizi bulunan Filiz’in, bir markete girip alışveriş yaptığı ardından yaklaşık 4 saat geçirdiği kafeteryada, günlük ev kiralayan kişileri aradığı belirlendi. 

Ankara'daki çifte cinayetin ardından bu kez 27 Mayıs'ta tarih öğretmeni Fatma Kayıkçı'yı öldüren Atalay Filiz'in cinayetin ardından Harem Otogarı'na doğru gittiği belirlendi. Polisin tespitlerine göre, Atalay Filiz, Harem'den İzmir'e gitti. Bunu ispatlayan en büyük kanıt ise dün ortaya çıktı. Bir vatandaşın polise ulaştırdığı görüntüde zanlı, Buca'da bir markette alışveriş yapıyordu. Görüntü ışığında İzmir polisi alarma geçti. Buca Cinayet Büro Amirliği ekipleri, zanlının son görüldüğü bölgeyi çembere aldı. Marketteki ve bölgedeki kameraları incelemeye aldı.

İstanbul'dan bir ekip de İzmir'e gönderildi. İstanbul polisine yurtiçinden 8 ayrı kentten ve Yunanistan'dan çok sayıda ihbar yağdı. Yunanistan'dan arayan ihbarcı, "Burada bir otobüsten indi" dedi. Emniyet birimleri bu ihbar ve ortaya çıkan son fotoğrafın analizini yaparak zanlının Yunanistan'daki bazı göçmen kamplarına katılmış olabileceğini değerlendiriyor. Yunan güvenlik birimleriyle irtibata geçen yetkililer göçmen kamplarında Atalay Filiz'le ilgili arama istedi.

"BIÇAKLARA KARŞI ZAAFI VARDI"

Fatma Kayıkçı'yı bıçaklayarak öldüren Atalay Filiz'in Asayiş Şube Müdürlüğü'nde ifade veren bir arkadaşı, "Şizofrenik hareketleri vardı. Psikologa gitmesi tavsiyesinde bulunuyorduk ama istemiyordu. Bize 'En iyi psikolog benim' derdi. Bıçaklara karşı zaafı vardı" dedi. Başka bir arkadaşı da, "Atalay okul yıllarında cinayet ve korku içerikli filmleri izlemeyi çok sevdiğini söylüyordu. Filmlerdeki cinayetlere ilişkin detayları da eleştiren biriydi. 'Ben olsam bu cinayeti şöyle işlemez, böyle işlerdim. Ben olsam bunları yaptıktan sonra asla yakalanmazdım' diye yorumlar yapardı" diye konuştu. Ayrıca Atalay F.'nin iki cep telefonunun S.Ç. isimli bir kişi adına kayıtlı olduğu, telefon hatları üzerinde borç bulunmadığı da ortaya çıktı.

"İRTİBATIMIZ YOKTU"

Atalay Filiz'in İstanbul'da yaşayan anne ve babasının da ifadesi alındı. Zanlının anne ve babasının polisteki ifadelerinde özetle, "Ankara'daki olaydan sonra irtibatımız kesildi. Kopuk yaşıyor. Nerede olduğunu bilmiyorduk" dedikleri ileri sürüldü.

WHATSAPP KULLANIYOR

Atalay Filiz'in cep telefonu dökümlerini inceleyen İstanbul polisi, zanlının öldürdüğü ve kiracısı olduğu Fatma Kayıkçı ile son 6 ayda sadece iki kez görüştüğünü tespit etti. Zanlının kullandığı iki cep telefonu numarasına da SABAH ulaştı. Atalay Filiz'in 0507335... numaralı hattıyla 15 Mart 2014'te 'WhatsApp' uygulamasını indirdiği ve burada kendi fotoğrafıyla uygulamayı kullandığı ortaya çıktı.

Öte yandan cinayetin işlendiği gün apartmanda sesler geldiğini söyleyerek polise ihbar yapan S.O. adlı kadın komşunun, polisi aramadan önce diğer dairelere giderek "Ne yapacağız" diyerek fikir danıştığı için ihbarı yapmakta 20 dakika geciktiği belirtildi. Bu esnada da zanlının kayıplara karıştığı ifade edildi.

Atalay Filiz, iddiaya göre iki yıl önce basit bir sipariş tartışması yüzünden beraber çalıştığı kadın çalışan N.B'nin boğazını sıktı. N.B., "Atalay'ı müşterinin çay siparişlerini götürmesi tatlı bir dille uyarmıştım. Durdu ve gözlerimin içine baktı. Birden bire boğazımı sıktı. Ben de ona 'Sen erkek misin, bir kadının boğazını sıkıyorsun' demiştim Daha sonra Gani abi onu odasına çekip uyardı" dedi.