At etini sanıklar da yemiş |
Dokuz Eylül Üniversitesi’nin Buca’daki yerleşkelerinde öğrenci, öğretim üyesi ve kreş çocuklarına dönerin içinde at eti yedirildiğinin ortaya çıkmasının ardından, ihalede görevli 8 personel hakkında; ilk mal alımındaki sonucun olumsuz çıktığını bildikleri halde, aynı şirketten ikinci kez bilerek alım yaptıkları iddiasıyla, 'edimin ifasına fesat karıştırmak' suçundan 7'şer yıl hapis cezası istemiyle açılan davaya başlandı. Cumhuriyet Savcısı Mustafa Gökgöz, üniversitede öğle yemeklerinde servis edilen dönerle ilgili ilk satın almada yaptırılan muayene sonucunun olumsuz çıktığını bile bile, ikinci satın almada muayene ve kabul işlemi yapılmadan personele at eti servis edilmesini sağladıkları iddiasıyla Dokuz Eylül Üniversitesi ihale komisyonunda görevli D.A., N.K., P.Ş., H.T., Ö.K., Y.Ö., H.H.Y. ve A.Y. hakkında 'edimin ifasına fesat karıştırmak' suçundan 7'şer yıl hapis cezası istemiyle dava açtı. İzmir 4’üncü Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında sanıklar H.H.Y., Ö.K., D.A., A.Y., H.T., Y.Ö., N.K. ve P.Ş.’nin yanı sıra, at eti yediği için davaya katılmak istediğini belirten üniversite personeli Hüseyin Ekici de hazır bulundu. Sanıklardan D.A. savunmasında, ihaleye katılmadığını, ancak teslim alınan ürünleri sanık A.Y. ile birlikte Veterinerlik Kontrol Enstitüsü’ne analiz için gönderdiklerini söyledi. Analiz sonuçlarını ihaleyi yapan İdari Mali İşler Daire Başkanlığı’na gönderdiklerini ifade eden D.A, “Ocak ayında ürünlere kanatlı hayvan eti katıldığına dair analiz raporu bize geç gelmişti. Bu ürünler personele servis edilmiş. Mart ayında bu sefer etlere at eti karıştırıldığına dair analiz raporu gelince, herhangi bir şekilde servis ve ödeme yapılmadı” diye konuştu. “BİZ DE YEDİK” Üniversitenin İdari ve Mali İşler Başkanlığı’nda şef olarak çalıştığını ifade eden sanık N.K. de ilk analiz raporunun ardından para çıkışı yapmadıklarını öne sürdü. Sanık H.H.Y., Y.Ö. ve P.Ş. ise yemekhanede servis edilen bu yiyeceklerden kendilerinin de farkında olmadan tükettiğini söyledi. O dönem yeni doğum yaptığını ifade eden sanık P.Ş., “Benim ürünlerin teslimi, kontrolü ve servisi ile ilgili hiçbir görevim söz konusu değil. Bebeğimi emzirdiğim ve yediğim ürünlerde hassas olduğum bir dönemde ben de aynı ürünlerden tüketmiş oldum” dedi. “RAPOR GELDİĞİNDE TÜKETİLMİŞTİ” Sanık H.T. de ihalede görev almadığını belirterek mal kabul üyesi olduğunu söyledi. Ocak ayında teslim alınan ürünlere ilişkin raporun gelmesiyle birlikte durumu beslenme hizmetleri birimine bildirdiklerini ifade eden H.T, “Beslenme hizmetlerinin sipariş listesi vardır. Gelen ürünler depolara alınmadan doğrudan mutfak kısmına teslim ediliyor. Dolayısıyla kanatlı hayvan eti karıştırılmış ürünlerle ilgili analiz raporu geldiğinde bu ürünler tüketilmişti. Üniversitenin soğuk hava deposu bulunmuyor” dedi. Hakim Yahya Kesim’in ocak ayındaki analiz raporu olumsuz çıkmasına rağmen mart ayında ikici ürün alımını neden yaptıklarını sorması üzerine H.T, “Buna ben değil, beslenme hizmetleri sorumlumuz C.Y. karar veriyor. Kendilerine durumu bildirdik, ancak bize bu şekilde sipariş verildiği için bu ürünlerin geçici kabulünü yapmak zorunda kaldık” diye konuştu. SOĞUK HAVA DEPOSU YOK Sanıklardan A.Y. savunmasında üniversitede diyetisyen olarak görev yaptığını vurgulayarak, “Suça konu olan ürünler birer günlük tüketilen ürünlerdir ve olumsuz analiz raporları etler tüketildikten sonra bize ulaştı. Teslim edilen ürünler şoklu olduğundan ve üniversitemizde soğuk hava deposu bulunmadığından, günlük olarak tüketildi” dedi. Aşçı olarak görev yapan sanık Ö.K. da ürünlerin sadece fiziki muayenesini yaptığını belirtti. İHBARCI: ŞİKAYETÇİYİM Öte yandan yaptığı ihbar ile soruşturmanın başlamasını sağlayan Hüseyin Ekici de davaya katılma talebinde bulundu. Dokuz Eylül üniversitesi Sağlık Kültür ve Spor Dairesi Başkanlığı’nda memur olarak çalıştığını ifade eden Ekinci, “İddianameye konu olan ürünleri kendim tüketmiş bulunmaktayım. Sanıkların savunmalarına katılmıyorum ve ilgililerden şikayetçiyim. Ocak ayında gelen birinci raporun ardından durum üniversite Rektörlüğüne bildirilmeli ve ihalenin feshi sağlanmalıydı” dedi. Hakim Yahya Kesim, dinlenmeyen tanıklar ve eksik evrakların tamamlanması için duruşmayı erteledi. ŞİRKET SAHİPLERİ BERAAT ETMİŞTİ Hüseyin Ekici, 15 Mayıs 2011'de İzmir Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadeli Şubesi’ne verdiği dilekçe ile, Dokuz Eylül Üniversitesi tüm yerleşkelerinde Ocak-Mart aylarında yedirilen öğle yemeklerinde kullanılan etlerde ihaleye aykırı olarak kanatlı hayvan ve at eti karıştırıldığı ihbarında bulundu. Bunun üzerine ihaleyi alan firma sahibi M.D. İle birlikte M.Ö., H.İ.D., M.A.O., K.O. ve F.K. hakkında, 'edimin ifasına fesat karıştırmak' suçundan İzmir 19'uncu Asliye Ceza Mahkemesi'nde 7'şer yıl hapis cezası istemiyle dava açıldı. Yargılama sonunda, döneri kendileri imal etmeyip başkasından satın aldıkları için sanıklar beraat etti. |