Triatlondan rüzgar sörfüne, atletizmden Ironman’e kazandıkları başarılarla ve gerçekleştirdikleri ilklerle Yaşar Üniversitesi öğrencisi sporcular, ülkemiz sporunun ve kadınının gururu oluyor.
Milli atlet Berfe Sancak, milli triatletler Ece Bakıcı ve İpek Öztosun ile rüzgar sörfçüsü Fulya Ünlü’nün ulusal ve uluslararası başarıları, kadınların sporda en az erkekler kadar hatta daha da başarılı olduklarının en iyi göstergesi. Onlar, aldıkları başarılarla ülkemizi gururlandıran, sabır, azim ve centilmence mücadelenin ne demek olduğunu herkese gösteren Türkiye’nin güçlü sporcu kadınlarından birkaçı. Kimi atletizmde, kimi rüzgar sörfünde kimi de triatlonda rüştünü ispatladı. Her yaştan insana ilham veren başarı hikayelerine sahip Yaşar Üniversitesi’nin 4 başarılı kadın sporcusu, nasıl başardıklarını anlattı.
Milli atlet Berfe Sancak, milli triatletler Ece Bakıcı ve İpek Öztosun ile rüzgar sörfçüsü Fulya Ünlü, kadınların her alanda olduğu gibi sporda da en az erkekler kadar hatta daha da başarılı olabileceklerini söyledi.
DÖRT YIL ÜST ÜSTE DÜNYA ŞAMPİYONU
Yaşar Üniversitesi Uluslararası Lojistik Yönetimi Bölümü öğrencisi Fulya Ünlü, Profesyonel Rüzgar Sörfü Birliği (PWA) Dünya Kupası’nda dört kez üst üste gençler dünya şampiyonu olarak bir rekora imza attı. Türkiye’nin rüzgar cenneti Alaçatı’da, 2007 yılında başladığı rüzgar sörfünde, geçen yıl dördüncü şampiyonluğuna ulaşan Ünlü’nün bu yılki hedefi, beşinci kez şampiyonluk. Bu başarıyı elde eden ilk sporcu olan Fulya Ünlü, “Rüzgar sörfü, disiplin, her mevsimde sıkı bir çalışma, özgüven ve fedakarlık isteyen güç bir spor. Ülkemizde, rüzgar sörfünde, kadınlar erkeklere göre daha başarılı sonuçlara imza atıyor. Bu da kadınların neler başarabileceğinin en güzel örneklerinden” dedi.
BALKAN VE TÜRKİYE ŞAMPİYONU, IRONMANDE EN İYİ DERECEYE SAHİP
Balkan ve Türkiye şampiyonu Yaşar Üniversitesi İşletme Yüksek Lisans öğrencisi milli triatlet Ece Bakıcı, yaşadığı büyük sakatlığa ve doktorların “Yürüyemeyebilirsin” demesine karşın 9 ayda spora geri dönerek neler başarabileceğini kanıtlamıştı.
Bakıcı, geçen yıl ilk kez katıldığı dünyanın en zorlu yarışlarından Ironman’de de kendi yaş grubunda birinci, genel sıralamada da ikinci olmayı başarmıştı. 1.9 kilometre yüzme, 90 kilometre bisiklet ve 21.1 kilometrelik koşu parkurlarını 4:43:31’lik zamanla bitiren Bakıcı, bu derecesiyle Ironman’de en iyi dereceye sahip Türk sporcu oldu. Ece Bakıcı, “Toplumda bize biçilen roller nedeniyle işimiz erkek sporculara göre çok daha zor. Ancak kadınların istedikleri takdirde yapamayacağı hiçbir şeyin olmadığına inanıyorum. Biz öğrencilikte de çalışma hayatında da sporda da en başarılı olabiliriz ve öyleyiz de” diye konuştu.
AVRUPA İKİNCİSİ, BALKAN VE TÜRKİYE ŞAMPİYONU
Bugüne kadar triatlonda Türkiye’nin kazandığı en büyük başarının sahibi olan Yaşar Üniversitesi Matematik Bölümü öğrencisi milli triatlet İpek Öztosun’un, Avrupa ikinciliğinden Türkiye ve Balkan şampiyonluklarına kadar birçok ulusal ve uluslararası derecesi bulunuyor. Kadınların hayatın her alanında çok başarılı olduğunu vurgulayan Öztosun, “Triatlon, görece zor bir spor. Yüzme, koşu ve bisiklet etaplarından oluşuyor. Büyük bir efor sarf etmeniz gerekiyor. Derecelerimiz erkeklerle birbirine çok yakın. Triatlonda ülkemizin uluslararası yarışmalarda aldığı en iyi derece bana ait. Kadınlar bu sporda en az erkekler kadar hatta daha da başarılı” dedi.
BALKAN İKİNCİSİ, TÜRKİYE REKORTMENİ
Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi milli atlet Berfe Sancak, 4×400’de U-23, 4×200’de ise U-23 ve Büyükler Türkiye rekorlarının sahibi, 4×400 milli takımıyla Balkan ikinciliği ve 60 metre ile 200 metrede de Türkiye şampiyonlukları bulunuyor. Berfe Sancak’ın en büyük destekçisi ise onu hep destekleyen Türkiye ve Balkan rekorları sahibi, masterlarda Türkiye rekortmeni ve Balkan şampiyonları babası Murat Sancak ile annesi Hanife Sancak. Berfe Sancak, başarısının formülünün, rol model aldığı kadınlar olduğunu belirterek, “Kendimi bildim bileli annemle birlikte pistlerdeyim, benim için çok iyi bir rol model oldu. Anneler ne kadar bilinçlenir ve hayatta söz sahibi olursa bizim gibi sporda ya da başka bir alanda başarılı olan kadınların sayısı o kadar artar. Kadınların başaramayacağı hiçbir şey yok. Yeter ki imkansız demesinler ve denesinler” şeklinde konuştu.