İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İZSMMMO) 15'inci Türkiye Muhasebe Standartları Sempozyumu Kıbrıs'ta Acapulco Otel'de gerçekleştirildi. 4 gün süren, büyük ilgi gören ve konuklardan tam not alan sempozyuma Türkiye'nin farklı bölgelerinden 600’ü aşkın mali müşavirin yanı sıra çeşitli üniversitelerde görev yapan çok sayıda akademisyen, iş dünyasının temsilcileri, çeşitli oda ve derneklerin yöneticileri ile Sermaye Piyasası Kurulu, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu, Gelir İdaresi Başkanlığı gibi kurumlardan da temsilciler katıldı.
Toplantıda konuşan İZMMMO Başkanı Feyzullah Topçu Yeni Türk Ticaret Kanunu eleştirdi ve daha yürürlüğe girmeden tepkilere yol açan kanunun hayal kırıklığı yarattığını savundu. Başkan Topçu bağımsız denetimle ilgili de sorunların yaşandığını, Kamu Gözetimi Kurumu'nun (KGK) Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği'ni (TÜRMOB) adeta yok saydığını ifade etti. Geleneksel hale gelen sempozyumda standartların dünya ve ülkemizdeki gündemi, standartlara göre rapor hazırlamada gözlenen ve yaşanan sorunlar, gözetim kurumlarının uygulamadaki rolü, denetim ve raporlama kalitesi, vergi muhasebesi ve finansal raporlama ilişkisi, standartların eğitimi ile ilgili konular masaya yatırıldı.
Sempozyum'un sonunda finansal raporlama ve denetimle ilgili panele de yer verildi. Toplantıda muhasebe mesleğindeki gelişmeleri değerlendiren İzmir Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası (İZSMMMO) Başkanı Feyzullah Topçu sempozyumlarda tartışılan konuların daha sonra ülke gündemine geldiğinin altını çizdi.
Yeni Türk Ticaret Kanunu (TTK) daha yürürlüğe girmeden eleştiri konusu olduğunu, söz konusu yasanın Türkiye Muhasebe Standartlarının uygulama kapsamını daralttığını savunan Başkan Topçu yasadan bir çok beklentilerinin olmalarına rağmen hayal kırıklığına uğradıklarını ifade etti.
Hayal kırıklığına uğradık
Topçu, " 14 Şubat 2011 Tarihinde 6102 Sayılı yeni TTK yayımlanması ile 1 Ocak 2013 tarihinden itibaren tüm şirketlere muhasebe standartlarını uygulama zorunluluğu getirilmesi mesleğimiz ve ülkemiz ekonomisi açısından önemli bir gelişmeydi. Yasalaşan yeni TTK daha yürürlüğe girmeden bazı çevrelerin baskısı nedeniyle 6102 Sayılı TTK’da değişiklik yapılarak 6335 Sayılı yasa ile zorunluluk kaldırılmış, Türkiye Muhasebe Standartlarının uygulama kapsamı oldukça daraltılmıştır. Buna göre Türk Ticaret Kanunun kesin olarak koyduğu sınır kaldırılarak kapsamı belirleme yetkisi dolaylı olarak Kamu Gözetimi Kurumuna verilmiştir. Kamu Gözetimi Kurumu da aldığı bir Kurul kararı ile uygulama alanını bağımsız denetime tabi şirketler ile sınırlamıştır.Türkiye Finansal Raporlama Standartları'nın (TFRS) uygulama alanı azalınca meslektaşların TFRS eğitimlerine karşı ilgileri azalarak motivasyonları bozulmuştur. TÜRMOB ve Odalar olarak bu konuda beklentilerimizi olduğundan fazla tutmamız nedeniyle de, üyeler arasında hayal kırıklığı yaratmıştır." diye konuştu.
Hepimize önemli görevler düşüyor
Yeni muhasebe sisteminin başta meslek mensupları olmak üzere, ilgili tüm tarafların yeniden yapılanmalarını zorunlu kıldığını belirten Başkan Topçu ulusal muhasebe standartlarının etkin bir şekilde uygulanabilmesinde, odalar ile birlikte meslek birliği, TÜRMOB, TOBB ve KGK’ya büyük görevler düştüğünü söyledi.
Bağımsız denetimle ilgili uygulamaya da değinen Feyzullah Topçu şu değerlendirmelerde bulundu:
"2 Kasım 2011Tarihinde 660 Sayılı Yasa ile yayımlanarak yürürlüğe giren KGK, meslek mensuplarımızın ve ilgili tarafların beklentilerine cevap vermemiştir.Yine tarafların görüş ve önerileri doğrultusunda çıkarılmış bir düzenleme olmadığı için, çok yoğun tartışma ve eleştirilere maruz kalmıştır. Özellikle en önemli paydaşı olan TÜRMOB denetim sürecinde dışlanmış, eğitim, sicil, kütük ve sınav konularında meslek örgütümüz TÜRMOB yetkili kılınması gerekirken devre dışı bırakılarak dünya uygulamalarının tersine bir düzenleme yapılmıştır. Bu nedenle, önümüzdeki süreci, sorunsuz bir şekilde yürütebilmemiz için, hem KGK hem de TÜRMOB’a önemli görevler düşmektedir.
KGK, TÜRMOB başta olmak üzere diğer kesimlerle işbirliğine girmelidir ve süreci birlikte yürütmelidir. KGK, Bağımsız Denetim Yönetmeliği ilgili TÜRMOB ve tarafların görüşlerini dikkate alarak yeniden düzenlemelidir. KGK, eğitim, sicil, disiplin, staj ve sınav gibi konuları bir yönetmelikle meslek örgütü olan TÜRMOB’a devretmelidir. Dünyada olduğu gibi asli görevi olan gözetim işini yapmalıdır. KGK, TÜRMOB’un yapmış olduğu eğitimleri kabul etmeli, Türmob’la diyaloğa girerek eğitimle ilgili eksiklik varsa Türmob öncülüğünde tamamlayıcı eğitimler yapılmalıdır. Yönetmelikte bulunan tam zamanlı staj kaldırılmalıdır. Unvanlar ve meslek mensupları arasındaki farklı uygulamalara son verilmelidir."
Sempozyumda konuşmacılara teşekkür plaketi verilirken toplantıya katılan tüm muhasebecilere de katılım belgesi taktim edildi.