İzmir'de Ötanazi Tartışıldı

İzmir’de, Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Hukuku Uygulama ve Araştırma Merkezi (SAHUM) ve Avrupa Genç Hukukçular Derneği (ELSA) işbirliğiyle, 'Ötanazide Güncel Gelişmeler ve Yasal Durum' konulu panel düzenlendi.

Oturum başkanlığını Gediz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Petek’in yaptığı Dokuz Eylül Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (DESEM) Bordo Salonu’ndaki panele, SAHUM Müdürü Prof. Dr. Erdem Özkara, Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Pınar Bacaksız, Gazeteci Banu Şen, Hukuk Fakültesi Öğrencisi İlayda Koyuncu konuşmacı olarak katıldı. Panelin açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Mehmet Füzün, toplumda her işin başının sağlık olarak bilindiğini, ancak adaletin olmadığı bir toplumda sağlığın hiçbir öneminin olmadığını ifade etti.

Rektör Prof. Dr. Füzün, Türkiye Cumhuriyeti yasalarının, memuruna sahtekar ve hırsız, vatandaşına da potansiyel düşman gözüyle bakılarak hazırlandığını öne sürerek, “Birey çok önemlidir. Bireyin, devlete karşı haklarının korunması gerekir. Bu haklar içinde, ötanaziyi bir cerrah olarak tasvip ediyorum. Izdırap içinde ölen hastalarımız var. Buna hakkımız olmadığını düşünüyorum. Bilinci yerinde olan insan iyileşme umudu yoksa, yaşamını sonlandırma hakkı olmalıdır. Doğan insan, ölüm gerçeği ile birlikte dünyaya gelir, ölümü de rahat bir şekilde olmadır” diye konuştu.

SAHUM Müdürü Prof. Dr. Erdem Özkara, ötanazinin iyileşemeyeceği ve dayanılmaz acıları ölümüne kadar süreceği tıbbi olarak kabul edilmiş olan, durumu kendi ve yakınlarınca bilinen, zihinsel yeterliliğe sahip bir kişinin kendi özgür iradesiyle yaşamını sonlandırma isteği olarak ifade edildiğini söyledi.

Prof. Dr. Özkara, ötanazi çalışmalarının eski Roma uygarlığı döneminde bile tartışıldığını belirterek, şöyle konuştu:

“Dünyada güncel yaklaşımlara bakıldığında Hollanda, Belçika ve Uruguay’da istemli ötanazi uygulanıyor. Son olarak Hollanda’da ağır anomalili yeni doğanlara da ötanazi yasalaştı. ABD’de ise pasif ötanaziye tüm eyaletlerde genel olarak göz yumulurken, yardımlı intihar 23 eyalette suç olarak tanımlandı. Belçika, aktif ötanaziyi yasallaştıran ikinci AB üyesi ülke oldu. Ülkemizde ise ötanazi yasada açıkça belirtilmemiştir. Ancak öldürme başlığı altında değerlendirilmektedir. Ötanazi konusunda ülkemize özgü koşulların araştırılması ve buna uygun yaklaşım geliştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Sağlık ve sigorta sisteminin de, ötanaziyle yakından ilgilendiği gerçeği göz ardı edilmemelidir.”

Dokuz Eylül Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Pınar Bacaksız ise ötanazi konusunda ülkemize uygun çözümler getirilmesi gerektiğini belirtirken, gazeteci Banu Şen ise ötanazinin medyadaki yansımaları konulu bir sunum gerçekleştirdi.