Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, arama, kurtarma çalışmalarının tamamlanmasının ardından 5 günün özetini içeren bir açıklama yaptı.
Bakan Yıldız, madende Suriyeli kaçak işçi çalıştırıldığı ve üzerine beton döküldüğü yolunda sosyal medyadaki iddialar konusunda, "Millet onları affetmeyecek. Nasıl bir kalptir, bu nasıl bir vicdandır ki 110 tane Suriyelerinin üzerine beton dökülür ve kapatılır. Bunu hangi vicdan söyler. Gitsinler Esed'in katlettiği çocukları sorsunlar. Orada yapamadıklarını burada yapmasınlar" dedi.
Soma'da 301 madencinin yaşamını yitirdiği Eynez bölgesinde Soma Holding'e ait madendeki arama kurtarma çalışmalarının sonunda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, basın toplantısı yaptı.
Bakan Yıldız, hadisenin başında kriz ve koordinasyon merkezi kurulduğunu, kesintisiz çalışıldığını, 1300 personelin görev yaptığını anlattı. Bakan Yıldız, şunları söyledi: "Birlik ve beraberliğin çok iyi bir örneğini sunmuş oldular. Koordinasyonun bundan sonra devam edeceğini söylemem lazım. Buradan çekip gitmiyoruz. Psikososyal destekle beraber Aile Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı'yla buradaki ailelerin yanında olacağız. Kazanın sebepleriyle alakalı adli ve idari soruşturmaları başlattık. Savcı, bilirkişi ve iş müfettişlerinden grup, ulaşabildikleri yere kadar gittiler. Gerçek nedenini teknik ve idari açıdan değerlendireceğiz. Madencilik dünyamızın buradan çıkartacağı çok ama çok fazla ders var. Bizim için acı bir tecrübe oldu."
Facianın ilk gününden itibaren tüm siyasi partilerden, sanatçılardan, Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı'ndan destek gördüklerini, bunun için teşekkür ettiklerini söyleyen Bakan Yıldız, "Acıda buluştuğumuzda hep beraber olduğumuz bu yapıyı mutlaka hayatımızın diğer noktalarına yayma zorunluluğunda olduğumuzu hissettik. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Burada helal lokma peşindeki 301 kardeşime Allah'tan rahmet diliyorum. Bundan sonra soruşturmalar yapılacak ve üretimin yapılıp yapılmamasına karar verilecek" dedi. TBMM'de verilen araştırma önergesine değinen Bakan Yıldız, "Biz bunu destekliyoruz. Bütün hazırlıklar şeffaf bir şekilde paylaşılacak. Salı günü Bakanlar Kurulu'nda ilk değerlendirmeyi yapacağız. Şeffaflığın gücü elimizdeki en büyük sermayeydi" dedi.
Sosyal medyada madende Suriyeli işçiler, çocuklar sigortasız işçilerin de olduğu bunun gizlendiği, hatta üzerlerine beton döküldüğü gibi iddiaların hatırlatılması üzerine de bakan Yıldız şunları söyledi:
"Bu kadar insanların izanı ile aklı ile fikri ile oynanmaz. Burada bir can pazarı yaşandı. Neyin üzerinde politika yapmak istiyorsanız onun üzerinden yapın. Biz bir yere gitmiyoruz. Bizimle derdi olan her yerde bulur gelir söyler. Ama bu acının içinde bu kadar ağır iftiraların yapılması ancak onları küçültür.
Millet onları affetmeyecek. Nasıl bir kalptir bu? Nasıl bir vicdandır ki 110 tane Suriyelinin üzerine beton dökülür ve kapatılır? Bunu hangi vicdan söyler? Böyle bir şey yapılabilir mi? Bizi sadece kanun bağlamıyor. Bizi dünya ve ahrette vebali de bağlıyor. Gitsinler Esed'in katlettiği çocukları sorsunlar. Orada yapamadıklarını burada yapmasınlar.
Biz iftiraları, bize yapılan ithamları bağrımıza gömdük. Dört günden beri sosyal medyada Suriyeli çocukların burada çalıştığını, 100-150 civarında bunların üzerinin kapatıldığı söyleniyor. Bu nasıl bir insanlık dışı bir hadisedir?
Burada yaptıklarımızı anlatıyoruz. AFAD'ın sitesinde bütün isimleri bulacaksınız. O isimlerin hepsi gerçek. O iftirayı atanları ispata davet ediyorum. Bir şey saklanması mümkün olabilir mi?"
Bakan Yıldız facia kurbanlarının ailelerinin ihtiyaçlarının Valiliklerce karşılandığını, önümüzdeki günlerde yardımlarla ilgili somut bilgilerin paylaşılacağını açıkladı.
Bakan Yıldız, "Vefat eden işçilerimizin elektrik borçları silindi. Bankalar kredi borçlarını sildi. Buradaki işçi kardeşlerimiz mağdur olmayacağını rahatlıkla söyleyebilirim. Kimse endişe duymasın" dedi. Bakan Yıldız, mevzuata uymadığı için son üç yılda 114 maden ocağının kapatıldığını da hatırlattı. Bakan Yıldız, dışa bağımlı olmamak, ithalatı azaltmak için yerli kömür üretiminin sürmesi gerektiğinin de altını çizerek şunları söyledi: "Bu dağlar kömürle kaplı. 80 dolar verirseniz istediğimiz limana zahmetsizce ithal kömür getirirler. Biz ithalatı azaltmaya çalışıyoruz. Buradaki kömür sanayiye, elektrik üretimine, evlere gidiyor. Yerli kömürü kullanmamız lazım, istihdamı artırmamızı lazım. Burada 11 bin işçi çalışıyor. 2 milyon ton kömürü 2 milyon aileye dağıtıyoruz. Bu işlemin sonu yerli kömürün durdurulması değildir." Bakan Taner Yıldız son olarak da 786 işçiden 485'inin kurtarıldığını 301'inin vefat ettiğini, şu anda kayıp ya da aranan işçi bulunmadığını bildirdi, "301 kardeşimizi burada kaybettik. Bu çok ağır bir vaka" dedi.