Taksim Gezi Parkı olayları sırasında Dolmabahçe'deki Valide Sultan Bezmialem Camisi'nde içki içilip içilmediği tartışmalarına ilişkin olarak ilk kez Habertürk TV'ye açıklamalarda bulunan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, ''Camiye sığınanlar Allah'ın emanetidir'' dedi.
Görmez ancak caminin bir "karargâh" olarak kullanılmasının kabul edilemeyeceğini dile getirdi.
Diyanet'in müfettişlerinin incelemelerini yaptığını anlatan Görmez, kamera kayıtlarının, din görevlilerinin, güvenlik görevlilerinin ve tanıkların ifadelerinin alınmasıyla bir rapor oluşturulduğunu hatırlattı.
MABEDE SIĞINAN ALLAH'IN EMANETİDİR
Görmez'in sözleri şöyle:
"Bir mümin olarak, bu cübbeyi, bu sarığı giymiş bir din hizmetkârı olarak herhangi bir olayda, suçu ne olursa olsun, dini, rengi ne olursa olsun... Bir insan can havliyle yaralı olarak bir mabede sığınırsa o bize Allah'ın emanetidir. Ancak bizim burada kabul edemeyeceğimiz çok önemli bir husus var. İçinde her türlü şiddeti barındıran bir kalkışma hareketinde bir camiyi üs olarak, karargâh olarak kullanabilir miyiz, kullanamaz mıyız?
ÖNCEDEN TIBBİ MALZEME GETİRİLMİŞ
Kamuoyu daha çok içki içildi mi içilmedi mi tartışması yaptı. Ama bence daha çok üstünde durulması gereken nokta burası. Biz bunu kabul edemeyiz. Rapordan anlaşıldığı kadarıyla önceden oraya getirilen tıbbi malzemeler ve diğer malzemeler bunu gösteriyor. O camide namaz kılan cemaat olarak, vatandaş olarak kabul edemeyiz."
CAMİDE KIZ ARKADAŞINI ÖPEN DE VAR
Caminin bir masuniyeti olduğunu, içinde nasıl davranılması gerektiğinin belli olduğunu kaydeden Görmez, şöyle devam etti: "Benim alnımı secdeye koyduğum yeri birisi gelip ayakkabıyla çiğneyemez. İçeride her türlü hareket var. Mesela 'Arkadaşlar burası Allah'ın evi' diye ikaz eden de var, dışarıdan sarhoş olmuş içeriye girip mihrapta oturan da var. Üstünü başını soyup orada gezinen de var. Köşesinde oturup dışarısı sakinleştiğinde dışarı çıkmak isteyen de var. Camiye giren gençlerin bütün tavırlarını düşüncelerini aynı kabul etmek de yanlış. Cami içinde kız arkadaşını öpen de var, edebiyle oturan da var"
Görmez, cami ile ilgili tartışmaların artık bitmesi gerektiğini belirterek, mabede saygısızlıkla ilgili yasal yaptırım gerektiğini söyledi.
MÜFTÜLÜK SIFATINI KAYBETMİŞTİR
Milas'taki Ulu Cami'de Kur'an kursundaki çocuklara badminton eğitimi verilmesi ile ilgili olarak Görmez, "Yazın binlerce çocuğumuz gelip camide Kuran-ı Kerim öğrenerek, dini öğrenerek geçiriyor. Diyanet olarak hassas olmamız gerekiyor. Derslerini aldıktan sonra spor yapabilsinler diye bir protokol imzaladık. Gençlik Spor İl Müdürlüğü bu malzemeleri getirerek önce çocuklara gösterelim deniliyor Milas'ta. Mihrabın önünde file kurularak, ajansları çağırarak haber yapmaları İngilizce, Arapça servis yapmaları son derece üzmüştür beni. Açıkça söyleyeyim bu sahneyi mihrapta izleyen müftü olamaz. Böyle bir müftü, müftülük sıfatını kaybetmiştir benim nazarımda. Arkadaşlarımız soruşturmalarını yapıyor. Açığa alınma gibi bir durum söz konusu değil. İlçenin müftüsü bu olayı izliyor o sırada. Bu son derece üzücü" diye konuştu.