İzmir Ekonomi Üniversitesi gelecek 10 yılının rotasını çizdi. Türkiye’nin önde gelen ve Ege Bölgesi’nin ilk vakıf üniversitesi olan İEÜ, Türk ve yabancı öğrencilerine, daha da nitelikli eğitim vermek, hizmet sunmak amacıyla gerçekleştirdiği arayışlarını “2013 – 2023 Stratejik Planı Arama Konferansı” ile sürdürdü.
Nail Özkardeş tarafından yenilenerek hizmete giren Çeşme Boyalık Beach Otel’de yapılan toplantıda, İEÜ Rektörü Prof. Dr. Tunçdan Baltacıoğlu, akademisyenler, idareciler, iş adamları, mezunlar, Türk ve yabancı öğrencilerden oluşan 80 kişilik topluluk üniversitenin geleceğini tartıştı. Gelecek 10 yılın eğitim grafiğini şekillendirmesi için gerçekleştirilen konferansta, gruplara ayrılan katılımcılar beyin fırtınası yaparak, İEÜ’yü dünyada yıldız üniversite kurumuna dönüştürmek için adımlar attı. Etkinlikte, ayrıca buluşlarıyla tüm dünyanın dikkatini çeken Singapore Üniversitesi Nanoteknoloji Merkezi ile Biomühendislik Merkezi Kurucusu Prof. Dr. Seeram Ramakrishna da, “yaratıcılık, yenilikçilik” üzerine konferans verdi.
İzmir Ekonomi Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ekrem Demirtaş, İzmir’de Atatürk’ün önderliğinde yapılan ilk İktisat Kongresi’nde tüccar kesiminin kararları arasında bulunan ‘ticaret odaları büyük şehirlerde birer üniversite kurmalı’ vasiyetiyle İEÜ’nün temellerini attıklarını anımsattı. Başkan Demirtaş, “Bu vasiyetle 2001’de üniversitemizi kurduktan sonra bir dünya üniversitesi yapma hedefini de ortaya koyduk. Üniversiteyi kurarken dünyada nasıl bir trend var, hangi rüzgarlar esiyor, bunu çok iyi inceledik. Öğrenci odaklı öğrenmeyi, bilgiye ulaşmayı öğreten bir sistem koyduk. Bugün gelinen noktada başarımızı sadece biz söylemiyoruz. Bilim, Sanayi ve Teknoloiji Bakanlığı’nın verileri ortada henüz daha araştırma merkezimiz, tıp fakültemiz eğitime başlamadı. Mühendislik fakültelerimiz daha yeni kuruldu. Buna rağmen tüm üniversiteler arasında 175 üniversite arasında 42. sırada yer alıyoruz” dedi.
“Dünya üniversitesi İEÜ”
Vakıf üniversiteleri içinde Bolonya Sürecine uyum sağlayan ilk yükseköğretim kurumu olduklarını da vurgulayan Başkan Ekrem Demirtaş, şu anda yenilikçilik ve girişimcilikte ilk 5 vakıf üniversitesi içinde yer aldıklarını kaydetti.
Demirtaş, şunları söyledi:
"Trendler, teknoloji çok çabuk değişiyor. ‘Ne yapmalıyız’ sorusunu sürekli soruyoruz. Esnek bir eğitim sistemiyle mezun olacak çocuğumuza daha iyi bir yaşam nasıl sağlarız, diye düşünüyoruz. Şu anda dünyada 200 milyon öğrenci var. 200 milyon içerisinde ilk 10 bin, 20 binlerde yer alabilecek bir öğrenci profilini nasıl yaratırız? Mezun öğrencimizi hayatta kalma, yürüme, koşma değil o öğrencimizi nasıl uçurabiliriz? Hedefimiz öğrencilerimizi farklı kılacak ve uçuracak bir eğitim modelidir.”
Rota çizmeden bir geminin limana kısa sürede varmasının mümkün olmadığını belirten Demirtaş, “Önce rotanın çizilmesi gerekiyor. Bu nedenle 10 yıllık stratejik plan yapacağız. Buraya kadar gelirken bir plan yaptık. O plan 2013’e kadardı. Şimdi 2013 – 2023 yıllarına yönelik planımızı yapıyoruz. 2023 hedefimiz bir dünya üniversitesi olmak. Diğer üniversitelerden fark yaratmak farklı bir yerde olmak” diye konuştu.
“Uluslararasılık başarıyı getirir”
Singapore Üniversitesi Nanoteknoloji Merkezi ile Biomühendislik Merkezi Kurucusu Prof. Dr. Seeram Ramakrishna da, Singapur’un 1965 yılında İngiliz kolonisi olmaktan çıkıp bağımsızlığını kazanmasıyla dünya ülkesi olmak için adımlar attıklarını söyledi. Ramakrishna, resmi dili İngilizce olarak seçildiğini belirterek, “Singapur şu anda dünya ekonomik formunda en rekabetçi ve yenilikçi ikinci ülke konumunda. Bunu kazanmak için çok çalıştık, yükseköğretime önem verdik. Singapore Üniversitesi yaklaşık 100 yıllık bir üniversite ama 1990’lı yıllarda, bir öğretim üniversitesi olmaktan sıyrıldı araştırma üniversitesi oldu. Bazı alanlarda uzmanlık kazandı. Otonom bir yapıya sahip oldu. Üniversite içinde her fakültede öğretim üyesi araştırma yapmaya başladı. 2010 yılında küresel bir araştırma, küresel öğrenme kavramını benimsedik” dedi.
Öğrenme deneyimlerinin daha esnek hale getirilmesi gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Ramakrishna, üniversitelerin uluslararası hale getirilmesinin başarıyı arttırdığını söyledi.