CHP İzmir milletvekilleri, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 30 Ekim’de İzmir’in Bayraklı İlçesi’nde temelini atacağı şehir hastanesine ilişkin projeye tepki göstererek, yapılann sağlıkta dönüşüm değil, yıkım olduğunu savundu.
CHP İzmir milletvekilleri Hülya Güven, Alaattin Yüksel, Mustafa Moroğlu ve CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Ülkümen Rodoplu, partinin İl Başkanlığı’nda düzenledikleri basın toplantısında, yapılanın sağlıkta dönüşüm değil sağlıkta yıkım olduğunu öne sürdü.
Kendisi de eski başhekim ve tıp profesörü olan Milletvekili Güven, şehir hastaneleri ihalesine 77 şirketin girdiğini bunlardan 23’ünün yabancı, yabancılardan 8'inin de İtalyan olduğunu dile getirerek, kamu özel ortaklığı ile hayata geçirilecek hastanelerin halkın zararına olduğunu anlattı.
Güven, "Örneğin Kayseri’deki 1500 yataklı hastane için sabit yatırım tutarı 427 milyon lira iken 3 milyar 443 milyon lira kira ödeneceği belirlenmiştir. Yani bu hastanenin sabit yatırımın sekiz katı, benzer yatak kapasitesindeki bir hastaneye ödenenin ise 17 katı para ödenecektir. Ayrıca şehir içinde bulunan ve şehir hastanelerine taşınacak olan diğer hastaneler de şehir hastanelerini yapacak olan firmalara hediye edilecek. Kentin içinde boşalan hastane binalarının yerine ne yapılacağı belli değil. Bu sorumuza, soru önergeleriyle yanıt verilmiş değil. Sağlıkta dönüşüm adı altında yapılan sağlıkta yıkımdır."
'YOKSUL KESİM OLUMSUZ ETKİLENECEK'
CHP’li Hülya Güven, Hükümet’in şehir hastaneleri ile yatak sayısının 43 bin 200’e çıkacağını söylediğini ancak bunun gerçek olmadığını, boşaltılacak yataklarla birlikte sayıda artış gerçekleşmediğini söyledi. Güven, sağlık tesislerinin ihaleyi alan şirketler tarafından yönetileceğini belirterek, şunları söyledi:
"Vatandaşın sağlığa erişimi zorlaşıyor. Karaburun Liman Reis Mahallesi’nde romatizma hastası Zehra Teyze, röntgen için her gün üç saat merkeze yürüyor, iğnesi vurulup üç saat daha yürüyerek evine dönüyor. Çünkü dolmuş parası 4 lira. Bu sistemden yoksul kesim olumsuz etkilenecek. Hastaneler heyet raporu ile ilaçlarını bedava alırken şimdi katkı payı gelmiştir. Yanık tedavileri olanaksız hale gelecektir. Yanık tedavisi uzun ve zor olduğu için kar getirmez. Engelliler sağlık hizmetini almakta zorlanacaklar. Sağlığın özelleşmesiyle yeni birçok hastalık ortaya çıkacaktır. Kuş gribi, domuz gribi gibi yeni hastalıklar yeni fobiler yaratılarak sağlıkta kar elde etmek amaçlanacaktır."
'TÜRKİYE AKP’DİR, AKP TÜRKİYE’DİR'
CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, Sağlık Bakanlığı yatırımının AK Parti Bayraklı ilçe binasında tanıtımının yapılmasına tepki göstererek, "Türkiye için son derece önemli sonuçları olan bir projenin siyasi bir partinin ilçe binasında tanıtımının yapılması, Türkiye’nin demokrasi açısından geldiği noktayı bize gösteriyor. AKP artık hiçbir kaygı taşımadan Türkiye’yi AKP’lileştirmeye çalışıyor. Bu yapılan ‘AKP Türkiye’dir, Türkiye AKP’dir’ anlayışının yansımasıdır" dedi.
CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Ülkümen Rodoplu, şehir hastanelerinin sağlığın tamamen özelleştiği anlamına geldiğini öne sürerek, kronik hastalığı olmayanların bu sistemle iyi bir hizmet aldığını düşünebileceğini ancak sistemde kronik hastalığı olanlara yer verilmediğini iddia etti.