İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu, "Komünist ve ateist öğretmenlerin defterini dürün" diyen İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakçı ile ilgili bir soru önergesi verdi.
Moroğlu, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın yanıtlaması istemiyle verdiği önergede şunları sordu:
1) İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakçı 20.08.2014 tarihinde Konak Hasan Sağlam Öğretmenevi’nde imam hatip ortaokulu ve liselerin müdürleri ile yaptığı bu toplantı bilginiz dahilinde mi gerçekleştirilmiştir?
2) Bu toplantıya kimler katılmıştır? Katılımcılar bu toplantıya resmi bir yazı
ile mi yoksa telefon edilerek mi çağırılmıştır?
3) İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakçı’nın eğitimcilere ve İzmirlilere yönelik kullandığı yakışıksız, çağ dışı, aşağılayıcı ve bölücü dili tasvip ediyor musunuz?
4) Bu konu ile ilgili olarak gereken soruşturmayı yapacak mısınız? Yürütülecek soruşturmanın sağlıklı bir şekilde yapılması için İzmir İl Milli Eğitim Müdürü’nü açığa alacak mısınız?
Milli Eğitim Müdürü'nden komünist ve ateistlere ayrımcılık
İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Vefa Bardakçı, imam hatip ortaokul ve lise müdürleriyle bir araya geldiği toplantıdaki konuşmasında şu ifadeleri kullanmıştı:
“İmam hatip liseleri ile ortaokulları ahlakın ve dinin simgesidir. Biz İzmir’de insanlara imam hatip kültürünü yerleştirememişiz. Yıllardır İzmir’de imam hatiplerin açılması için mücadele ettim, keşke 10 yıl önce bu adım atılsaydı, ben bunları Allah rızası için yapıyorum. 15 yıl sonra bunların meyvelerini alacağız.
Okullarınızda bazı ateist, komünist öğretmenler var, çocukları bunlara teslim ederseniz onlar emek harcamazlar, Darwin teorisini anlatırlar. Derslere Komünistler giriyor, çocukların beynini yıkıyorlar. Dinimiz yerlerde sürünüyor. Bu nedenle din kültürü öğretmenleri çok önemlidir. Ben bu öğrencilerimin asla beynini yıkatmam.
İzmir’de herkes birbirine şirin görünmeye çalışıyor, kimse riske girmiyor. Arkadaşlar siz riski göze alın. Ateist ve komünistlere defol git buradan deyin, defterlerini dürün. Okullarınızda böyle yapanlar varsa, odanıza çekin kollarınızı sıvayın, baktınız olmadı önce siz sonra ben ifadesini alacağım. Gerekirse bunların resen tayinlerini çıkartırım.
Ben Konyalıyım. Konya’da imam hatip açılmasına bu kadar gönül vermezdim. Ama İzmir’de bu şart, dürüstlük namusluluk imam hatiplerde var. Dinimizi Hz Muhammed’in güzelliklerini burada tanıyacaklar. Burada bulunan herkes bu yola baş koymuştur. Benden bina isteyin, donanım isteyin hiç sorun değil, temin ederiz ama okulların içini boş bırakmayın. İzmir’de kanaat önderi sorunu var. İzmirlilerin aklı uyuşmuş dumura uğramış.”