Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Mehmet Sepil, bu sezon Süper Lig’den düşen 3 takımın talebi doğrultusunda TFF’ye “Bu sezon ligden düşme kaldırılsın” diye tavsiyede bulunma kararı aldıklarını söyledi.
Yıllardır her sezon sonunda düşen takımların bulundukları şehrin milletvekilleri, Meclise “küme düşme kaldırılsın” diye kanun teklifi sunar, sporun doğasıyla ve ruhuyla bağdaşmayan bu türden ciddiyetsiz girişimler, futbol dünyasında pek gündem olmazdı.
Bu defa iş ciddi.
20 kulübün başkanı bir araya geliyor ve ittifakla tavsiye kararı alıyorlar. Federasyona şunu tavsiye edecekler:
Ankaragücü, Kayserispor ve Malatyaspor gelecek sezon, düştükleri bir alt ligde mücadele etmek yerine, bulunma hakkını kaybettikleri Süper Lig’de kalmaya devam etsinler. Lig 21 takımla oynansın.
Niye? E pandemi vardı, olağanüstü şartlar yaşandı vs. vs.
Tavsiye kararını TFF kabul eder de ligde takım sayısı artarsa gelirimiz düşer diye bazı kulüplerin çekinceleri olmuş ama onun formülü de şöyle bulunmuş: Sayın Bakan ile görüşülecek, zaten mağdur olan kulüplerin gelirlerinin azalmaması için bir şey yapması istenecek!
Olağanüstü şartlarda olağanüstü kararlar alınabilir evet de şu soruların cevapları ne olacak:
Pandemi olmasa ligden üç takımın düşmemesi diye bir ihtimal var mıydı?
Madem düşme kaldırılıyor, neden sadece Süper Lig’den düşenler için olacak bu? Osmanlıspor’un, Adanaspor’un Eskişehirspor’un canı can değil mi?
Birinci, İkinci, Üçüncü Lig’den düşen takımlar düşmüş sayılacak, Süper Lig’den düşenler düşmemiş sayılacak. Oh ne ala!
Peki Covid 19 pozitif teşhisi konulduğu için teknik direktörünü bazı maçlarda takımının başında sahaya çıkaramayan Akhisarspor, “Öyle olmasa ben Süper Lige doğrudan çıkacaktım” dese “Seninki sayılmaz” cevabı mı verilecek?
Bursaspor "ben de çıkacaktım", Altay "ben play off oynayacaktım" dese haksız mı?
Futbol ekonomik hacmi çok büyük bir sektör. Bu yüzden diğer branşlarda ligler bir çırpıda iptal edilebilirken, futbol sezonu ne yapıldı edildi tamamlandı.
Bu kadar büyük bir sektörün lokomotifi konumundaki kulüplerin yöneticilerinden daha ilkeli davranmalarını bekliyor insan. Böyle Kadı Karakuşi hikâyelerini aratmayacak yaklaşımlar değil.
Bir de işin sportif boyutu var. Ligden düşmek gerçekten dünyanın sonu mudur?
34 maçın sonunda sıralamada son üç sırada yer alan takımlar bir alt lige düşer. Yarışan 18 takımın en başında kabul ettiği bir kuraldan söz ediyoruz.
Yenilmek, kaybetmek, küme düşmek utanç verici değildir. Sporun doğasında vardır bu.
Birinci Lig’de mücadele ederek yeniden alın teriyle Süper Lig’e çıkmak için çalışmak mı?
Bizi düşürmeyin diye masa başında karar aldırmaya çalışmak mı?
Spor kulübü yöneticisi bu konuda tereddüt eder mi?