Bir Tutam Şefkat

Koruyarak sevme, sevecenliktir 'Şefkat'.  Bazen de acıyarak sevmek.  Yoldaki küçük bir köpek yavrusuna acıyarak bakarsınız, yani şefkatle...Dilenen çocuklar burkar içinizi...Güneşi görmediği için solmuş bir çiçeğe sevecenlikle yaklaşırsınız bazen, yerini değiştirir bir yudum su verirsiniz. Bunları yaparken konuşursunuz ister istemez...Sonra bir bakmışsınız ertesi gün çiçek açmış.

Televizyonda hayvanlar alemini izlerken bile, maymunların şefkatle birbirlerini temizlemelerine, o yırtıcı hayvanların minik yavrularını şefkatle yalamalarına tanıklık edersiniz. İçiniz sıcacık olur.

Neo-spritüalist görüşte bir ruhsal yetenek olarak ele alınan şefkatin, bu görüşe göre, insan ruhunun “Dünya okulu”nda geliştirmesi gereken en önemli ruhsal yeteneklerden biri olduğu ifade ediliyor.

Şefkatin altında, vicdani motivasyon bulunuyor. Uzmanlar , şefkat yeteneğinin bir zayıflık değil, aksine bir kudret olduğu söylüyor. Peki siz bu özel ruhsal yeteneğe sahip misiniz? Ya da çevrenizde kaç kişi var tanıdığınız bu kudrete sahip?

Sanırım evli kadınlar arasında özellikle bir anket yapılsa bu yeteneğe sahip eşleri olduğunu söyleyenlerin  sayısı bir elin parmaklarını geçmez.

Hayvanlar alemini izlerken gözleri dolan erkekler alemi üyelerinin, eşlerine şefkat göstermeleri bu kadar zor değildir aslında..

Geçtiğimiz günlerde bir bayan arkadaşımla kahve içiyorduk. Enerjisi yoktu.. 'Paylaşmak ister misin?' dedim. Baktı karar veremedi önce, sonra 'Çok saçma gelecek ama benim şefkate ihtiyacım var' dedi. Kahkaha atmışım,çok kızdı tabi.

'Kimin yok ki?' dedim. Sonra konuşmaya başladık. Sürekli yazılarımı takip edenler bilirler..Şimdiye kadar en az 3 yazım şefkat dilekleri ile bitmiştir. Özellikle erkeklerin pek tanımadıkları, önemsemedikleri bu ruhsal yeteneğin kadınlar üzerinde ne gibi mucizelere imza attığına çok tanıklık ettim. Tabi ki bir kadın olarak yaşadım da...

Erkeklerin zayıflık olarak gördükleri şefkatin, aslında bir kudret olduğunu anlamaları ne kadar zaman alır daha acaba? Sinirden gözü dönmüş bir kadına 5 dk sessiz kaldıktan sonra sarılıp, 'Aman birtanem ya boşver, üzülmene değmez' deyip bağrına basan kaç erkek var ? Ya da şarkı dinlerken gözleri dolan ve içini çeken eşine, 'Ne oldu, niye hüzünlendin?' diye soracak, ona sevgi ve şefkatle bakacak kaç kişi var?

İlk etapta içi boş bir kelam gibi duran şefkat, aslında tüm iletişimlerin anahtarı değil mi sevgi ile beraber? Bir dokunuş, bir bakış,bir tatlı söz açmaz mı tüm kapıları hayatınızda? Erkekler kadar somuttan,gerçeklikten beslenmeyen, hayal dünyası ve duyguları ile var olan kadına şefkat göstermek bu kadar zor mu?

Oysa sevginin içine bir tutam saygı,bir tutam hoşgörü, bir tutam sabır, bir tutam da şefkat attınız mı o iletişim keyiften yenmez hale gelmez mi?

Bu kadar zor mu akşam eve gelen erkeğin eşine 'Günün nasıl geçti' diyerek şefkatle dokunması?

Bu kadar zor mu film seyrederken gözleri dolan eşinin elini tutarak ona şefkati hissettirmesi?

Bu kadar zor mu çocuğunun gözlerine bakarken yüzünde beliren ifade ile eşinin de gözünün içine içine bakması?

Hey beyler size diyorum!

Kaç evlilik şefkat eksikliğinden bitti istatistiki olarak bilemem ama, bir kadın olarak gözlemlerimi dikkate alın derim ..

Daha huzurlu bir eş istiyorsanız,sevginize bir tutam da şefkat ekleyin... Hayat bu kadar basit ... Sevgi ve şefkatle kalın...